Skip to content Skip to footer

Sheryl Sandberg Sınırlarını Zorla #leanin kitabında, Columbia Business School’da, Frank Flynn isimli bir profesör, Heidi Roizen’in hayat hikâyesini, kadınlar ve erkeklerden oluşan bir grup insana okutmuş. Sonra, sadece “Heidi” ismini, “Howard” yapmış ve onu da başka bir gruba okutmuş. Hiçbir şeyi değiştirmemiş, değişen sadece isimmiş.

Biri bir kadının başarı öyküsü, öbürü de bir erkeğin. Daha sonra iki hikâyeyi okuyan öğrencilerin Heidi ya da Howard hakkında ne düşündüklerini soran bir anket yapmış.

Grup iki kişiyi de başarılı, işinin ehli olarak nitelendirmiş ancak, Heidi bencil ve “birlikte çalışmak, işe almak ya da yanında çalışmak istemeyeceğin bir tip” olarak kabul edilirken, gerçek hayatta olmayan Howard, çok sevilmiş ve takdir edilmiş. “Örnek alınabilecek insan, arkadaş olmak istenilen, mutlaka çalışmak istenilen” kişi olarak nitelendirilmiş.

Tamamen aynı veriler, aynı hikâye ve aynı kelimeler olmasına rağmen tek bir fark –cinsiyet farkı– bu sonucu doğuruyor.

Erkekler açısından, başarı ve sevilebilir olma olgusu, doğru orantılı olsa da kadınlar açısından ters orantıya sahip olduğu çalışmanın sonucunda gözüküyor.

Peki kadınlar ülkelerin nüfuslarının yaklaşık yarısını oluşturmasına rağmen, neden bu sayısal eşitlik çalışma hayatına yansımıyor ve eşit düzeyde temsil edilemiyoruz?

Çeşitlilik ve eşitlik konusunda öncü kabul edilen GAFAM Big Tech firmalarında bile ortalama %24’ü teknoloji alanında çalışan kadınlardan oluşuyor. (Google, Apple, Facebook, Amazon ve Microsoft). Google’ın küresel ölçekteki liderlerinin % 28’i kadınlardan oluşuyor.

Women’s Representation in Big Tech

Türkiye’de Teknoloji girişimlerinin sadece % 5’i kadınlar tarafından yapıldı.

Türkiye’de oranların çok daha düşük olduğunu görüyoruz, katetmemiz gereken uzun bir yolumuz var.

Pandemi döneminde, uzaktan çalışan kadınlar; iş hayatındaki sorumluluklarına ek olarak, ev işleri, çocuk bakımı v.b. sorumluluklarıyla başbaşa kaldı. Teknoloji alanındaki kadınların % 42’si pandemi sırasında ev işlerinin çoğunu üstlendiğini belirtti. Buna karşılık olarak bu oranın erkeklerde yalnızca % 11 seviyesinde kaldığı görülüyor.

Sevilmeme korkusu, olumsuz algılanma korkusu, başarısız olma korkusu veya evde eş/anne olma sorumluluğu kadınları bloke eden iç seslerin başında geliyor.

BCG tarafından yayınlanan raporda, en az 3 kadın yöneticisi olan şirketlerin 5 yılda, olmayanlara göre, Özkaynak Karlılığında (ROE) % 11 artış sağladığı görülüyor.

Öyleyse kadınları sahnede daha fazla görmek için neler yapmalıyız?

TrustRadius Teknolojide Kadın Raporunda, katılımcı kadınların % 79’unun düşüncesine göre, kadınların teknoloji alanında güçlendirilmesi konusunda, atılması gereken en önemli adımın, daha fazla kadının liderlik pozisyonuna gelmesi olduğu ortaya çıkıyor.

Kadınların Teknoloji Alanında Güçlendirilmesi

Önerilen diğer çözümlerse;

  • Mentorluk imkânlarının sağlanması (% 72),
  • Esnek çalışmanın olması (% 64),
  • Bilinçsiz önyargılarla mücadele için eğitimleri artırmak (% 57),
  • Eşit analık ve babalık izni verilmesi (% 55).

Şimdi harekete geçme zamanı.

Paris’de gerçekleştirilen Generation Equality Forum’da Devlet Başkanları, liderler ve aktivistler, toplumsal cinsiyet eşitliğini hızlandırmak ve pandeminin kadınlar üzerindeki sonuçlarını ele almak için “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Küresel Hızlandırma Planı” başlattı.

Küresel cinsiyet eşitliğine ayrılan, forumun öngördüğü 40 milyar ABD Doları tutarındaki yeni yatırımın, şimdiye kadarki en büyük toplu kaynak aktarımı olacağı öngörülüyor.

Türkiye’de de kadın girişimcilerin mikro ve makro sorunlarına kamu ve özel kuruluşlarından farklı destekler verilmekte olup, bu desteklerin daha da arttırılması faydalı olacaktır.

Ada King, Lovelace Kontesi’nin dünyanın ilk bilgisayar programcısı olduğunun kabul edildiğini unutmayalım. Kadınlar olarak; cesaret, liderlik, ileri görüşlülük, özgüven, zaman yönetimi, finansal bilgi, yönetim becerisi, esneklik, hırslı olmak, iletişim becerilerine sahibiz.

Kadınlar iş hayatında “masaya oturmaktan” korkmamalı, oturmak için davet beklememeli.

Bilgi, beceri, deneyim ve performans odaklı bir anlayış benimsenmesi ve cinsiyet farklılığının bir zenginlik olduğunun bilinciyle; şirket içinde adil bir ortamın yaratılması, fırsat eşitliğinin ve eşitlikçi uygulamaların bulunmasının daha iyi bir dünyaya giden yol olduğunu düşünüyorum.

“Toplumdaki başarısızlığın nedeni, kadınlarımıza karşı gösterdiğimiz ihmal ve kusurdan doğmaktadır.” Mustafa Kemal Atatürk, 1923

Kaynakça

https://www.statista.com/chart/4467/female-employees-at-tech-companies/

https://www.bcg.com/publications/2021/how-women-in-technology-can-succeed-infographic

https://www.trustradius.com/buyer-blog/women-in-tech-report

https://forum.generationequality.org/news/heads-state-leaders-and-activists-take-bold-action-accelerate-gender-equality-and-address

https://tr.wikipedia.org/wiki/Ada_Lovelace

Leave a comment

Go to Top